Sizlere İngilizce’nin öneminden vs. uzun uzun bahsetmeden kısaca hikayemi anlatmak ve sonrasında İngilizce konuşmayı nasıl geliştirdiğimi göstermek istiyorum. Altyapılarımız ve yatkınlıklarımız farklı olabilir. Bu yüzden uygulamaları kendinize göre uyarlamanızı öneririm.
İlkokul birinci sınıftan itibaren özel okulda okudum. Haftada 15-20 saatlere varan İngilizce dersleri gördüm. Üniversiteyi kazandığımda ise, hazırlık sınıfını geçmem için TOEFL IBT sınavını geçmem gerekiyordu ve bu sınav klasik TOEFL PBT’nin aksine konuşma uzun okuma ve dinleme sorularıyla doluydu. 11 yıllık İngilizce eğitimim ile ilk TOEFL IBT sınavına girdiğimde İngilizcemin olmadığını anladım. 2 yıllık süren hazırlık sonucunda TOEFL IBT’yi istenen puanla geçebildim. Bu hazırlık süresince direk TOEFL IBT odaklı kurslara gittim. Makale konusu ne olursa olsun giriş gelişme ve sonuç makalelerim hazırdı. Sadece konuya göre kelimeleri yerleştirmem yetiyordu.
Daha sonra Amerika’ya eğitimim için gittiğimde İngilizcemin hala yetersiz olduğunu farkettim. 11 sene İngilizce eğitimi üzerine 2 yıllık TOEFL hazırlığı ve sınavı geçmem bana hala McDonald’s da hamburger isterken zorlanmama engel olamadı. 2 yıl bu şekilde devam etti ancak biran geldi ve orada kırılmayı yaşadım. Arabamı satmam gerekiyordu.
Arayan, mesaj atan, gelen giden birçok Amerikalıyla tanıştım. Hepsi farklı etnik kültürlerden farklı eyaletlerden ve farklı teleffuzlara sahiplerdi. Arabamı satamazsam galeriye gidip yarı fiyatına vermem gerekiyordu ve ıkına ıkına 1-2 cümle söyleyerek arabasını satmaya çalışan ben bir anda çatır çatır pazarlık yapmaya başlamış arabasını öven birine dönüşmüştüm. Arabayı sattıktan sonra arayan insanları espriyle aracımı sattığımı söylemeye, üzülenleri teselli etmeye başladım. Yaklaşık 2 yıl Amerikada kaldıktan sonra İngilizce’yi son haftalarında sökmüş biri olarak Türkiye’ye geri döndüm. Türkiye’ye döndüğümde aslında aldığım hiçbir eğitimin ve kursun boşa gitmediğini ve kırılma noktam için beklediğini anladım. Ancak geçen 2 yıl, İngilizcede ki akıcılığı kaybetmeme ve kelimeler arasında daha fazla düşünmeme sebep verdi.
Bunun üzerine tekrar İngilizcemi nasıl akıcılaştırabileceğimi düşünürken, Cambly application ile karşılaştım. Bu app sayesinde anadili İngilizce olan veya İngilizce eğitmenleri ile konuşarak alıştırmalar yapabiliyorsunuz. Düzenli olarak yapıldığında 2 ay içinde hem birçok konuda genel kültürünüz artıyor hemde İngilizceniz oldukça gelişiyor. Öyle ki yurtdışında eğitim aldığım süre boyunca konuşmadığım kadar İngilizce’yi bu app sayesinde konuştum. Buradan bir abonelik oluşturarak (Haftada 5 kez, 30 dakika) günlük olarak farklı farklı insanlarla konuşmaya başladım. Role-play yaparak onlara evimi, arabamı, bazen bir hizmeti satmaya çalıştım. Türkiye’yi, kültürümüzü ve bölgesel sorunları yabancılara tanıtmak/anlatmak için konuştum durdum. Yani konuşmayı sevdiğim konularda İngilizce konuşarak eskisinden daha iyi bir akıcılık yakaladım.
Eğer İngilizce’ye yeni başlıyorsanız bu app size uygun olmayabilir, emin değilim. İsterseniz aşağıda ki linkten üye olduğunuzda alacağınız 15 dk. ile deneyebilirsiniz. Linki yazımızı okuyup üye olan bir arkadaşımız gönderdi. Daha önce başka bir linki paylaşmıştık o 5 dk. veriyordu. Bununla 15 dk. kullanabilirsiniz. Bir alt yapınız var ve konuşamıyorsanız birkaç ay içinde açılacağınız kesin 🙂15 Dakika Konuşma Hediyeli Ücretsiz Üyelik